Bursa'nın tarihi ve kültürel zenginlikleri, her bayramda kendisini gösteriyor. Özellikle de bayramlaşma geleneği, bu özel günlerin vazgeçilmez bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Şehirdeki bir mahallede gerçekleşen bayramlaşma etkinliği bu yıl yine dikkat çekti. Mahalle sakinleri, bir kilometreyi bulan kuyruklar oluşturarak hem komşu hem de akraba ziyaretlerini gerçekleştirmek üzere Bayram Sabahı'nı sabırsızlıkla beklediler. Özellikle çocukların kalabalık içerisinde aile büyükleriyle bayramlaşma coşkusu, her yıl olduğu gibi bu yıl da gözlerden kaçmadı.
Bayramlar, dinî bir önem taşımanın ötesinde toplumsal bağları güçlendiren, insanları bir araya getiren özel dönemlerdir. Bursa'nın o mahallesinde yapılan bayramlaşma, yalnızca bir zorunluluk değil; aynı zamanda sevgi, saygı ve birliktelik ifadesidir. İnsanlar, yıllar içinde süregelen bu geleneği devralıyor ve ondan sonraki nesillere aktarmak için büyük bir çaba ile bir araya geliyor. Uzun kuyruklar, bu geleneğin ne denli derinlere işlendiğinin bir göstergesi. Bayram sabahı, çocuklar ve büyükler sabahın erken saatlerinde evlerinden çıkarak mahallelerinde kutlamalara katılmak üzere sıraya giriyorlar. Aynı zamanda çocuklar için de büyük bir heyecan kaynağı olan bu anlar, onlara bayramın gerçek anlamını öğretme fırsatı sunuyor.
Bayramlaşma sırasında mahalle sakinleri birbirlerine “Bayramınız mübarek olsun” diyerek samimi dileklerde bulunuyorlar. Herkesin yüzünde bir gülümseme, bayramın getirdiği sevgi dolu atmosfere eşlik ediyor. Çocuklar, büyüklerinin yanına koşarak harçlıklarını almak için acele ederken, büyükler de onlara tatlılardan ikram ederek mutluluklarını paylaşıyorlar. Alışverişte yapılan harcamaların bayram öncesine göre artış göstermesi, rengarenk süslenmiş dükkanların açılan kapılarında da kendini belli ediyor. Sadece komşular ve akrabalar değil, eski dostlar bile bayramlaşmak için bir araya gelerek anılarını tazeleyebiliyorlar. İnsanların uzun yıllardır tanıdığı yüzlerle bir arada olmak, bayramlaşmanın en güzel yanlarından biri.
Bu gelenek, yalnızca bir günle sınırlı kalmıyor. Mahalle halkının bu tür etkinliklere olan ilgisi, bayram sonrasında da devam ediyor. Yaşlıların düzenlediği pikniklerde bir araya gelinerek, kaynaşma sağlanıyor ve dostluklar pekiştiriliyor. Elde edilen her yeni anı, onları birbirine daha da yakınlaştırıyor. X mahalle sakinlerinden Ahmet Bey, bu yılku bayramda gördüğü kalabalığın kendisini çok mutlu ettiğinden bahsediyor: “Bu gelenek hiç kaybolmasın. Bayramlarda hep bir arada olmalıyız,” diyor. Bu tür duygu dolu sözler, toplumun kolektif hafızasında bayramlaşmanın ne kadar kıymetli bir yer kapladığını gösteriyor.
Sonuç olarak, Bursa’daki o mahalledeki 1 kilometrelik bayramlaşma kuyruğu, yalnızca bir sıranın uzamasıyla değil; bu sıranın ardında yatan sevgi, anlayış ve birliktelik ruhuyla hayat buluyor. Bu gelenek, gelecek nesillere aktarılacak bir miras niteliği taşıyor. Bugün, o kuyrukta yer alan herkes için bayramların ruhunu yaşatma ve paylaşma fırsatı sunuyor. Türkiye’nin dört bir yanında gözlemlenen bu tür bayram kutlamaları, toplumun kültürel değerlerinin ne denli güçlü olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Yıllar geçse de, bu anlar her zaman hatırlanacak ve insanlar bunun kıymetini bilecek. Bursa'nın o mahallesinde oluşan bayram kuyruğunda, yeni dostluklar kurulacak, eski dostluklar pekişecek ve en önemlisi de bayramın anlamı bir kez daha yüreklerde yaşanacak.