Yerel halkı derinden sarsan kayıp kadın vakası, 3 gün süren yoğun bir aramanın ardından mutlu bir sonla noktalandı. Üç gün önce, ailesiyle birlikte piknik yaparken kaybolan 35 yaşındaki Şule Yılmaz, bölgedeki piknik alanında bir grup arkadaşının yanında bulundu. Etrafta arama yapan ekiplerin dikkati sayesinde hayatta kalmayı başaran Yılmaz, yaşadığı zorlukları ve aldığı önlemleri anlattı.
Şule Yılmaz, ailesiyle birlikte şehir dışında bir piknik alanına gitmek üzere yola çıktı. Güneşli bir bahar günü, doğanın tadını çıkarmak için harika bir fırsat gibi görünüyordu. Olay günü, piknik malzemelerini hazırlarken, çocuklarıyla oynamak için kısa bir süreliğine ormanın derinliklerine doğru yöneldi. Ancak, bir süre sonra geri dönmek istediğinde kaybolduğunu fark etti. Önceleri sadece biraz uzaklaştığını düşünen Yılmaz, birkaç dakika sonra ailesinin seslerini duyamayınca paniğe kapıldı.
Giriş çıkış yollarını karıştıran Yılmaz, sağa sola koşarak doğru yolu bulmaya çalıştı fakat çabaları sonuçsuz kaldı. Doğanın içinde kaybolan kadın, günün ilerleyen saatlerinde gözünün karardığını ve kaybolduğu yere geri dönmekte zorlandığını ifade etti. Ailesinin ve çevredeki diğer piknikçilerin Yılmaz'ı bulmak için oluşturduğu ekip, dakikalar içinde kaybolma ihbarını yaptı. Arama kurtarma ekipleri hızlıca devreye girdi. Ancak, ilk günün ardından yapılan aramalarda herhangi bir iz bulunamadı.
Kayıp kadının yaşadığı zorluklar, günler geçtikçe daha da arttı. Yemek ve su bulmanın zor olduğu açık havada, stres ve endişe içinde hayatta kalma mücadelesi vermek zorunda kaldı. Kan terleyerek ilerlemeye çalışan Şule Yılmaz, çevrede bulduğu bazı meyveleri yiyerek, su ihtiyacını karşılamak için ağaçların yapraklarından damlayan suyu içmeyi denedi. "Doğanın bize sunduğu her şeyi göz önünde bulundurmak zorundaydım," diyen Yılmaz, kendisini hayatta tutma çabalarının nasıl sürdüğünü anlattı.
İlk gece, havanın soğuması nedeniyle zor anlar yaşadığını belirten Yılmaz, “Hava karardıktan sonra, sesimi kaybetmemek için yüksek sesle çağırdım. Kendimi ve ruhsal durumumu iyi tutmaya çalıştım. Önce ayaklarımın dayanıklılığıyla ilgili endişe duydum ama pes etmemek için kendime söz verdim,” ifadelerini kullandı.
Sonunda, üçüncü günün sabahında Yılmaz, bir grup piknikçi tarafından bulundu. Piknikçilerin çocukları, ormanda koşarken kaybolmuş birini duyduklarında hemen duyarlı bir şekilde durup, Yılmaz’ın sesini duydular. Hızla yanlarına koşan aile, kaybolmuş kadına yardım etmek için derhal haber verdi. Arama kurtarma ekipleri de bölgeye geldiğinde, Yılmazı sağlıklı bir şekilde buldular.
Kayıp kadının geri dönmesi, ailesini büyük bir mutluluğa boğarken, birçok kişi bu tür olayların bir daha yaşanmaması için doğada dikkatli olunması gerektiği konusunda uyarılarda bulundu. Şule Yılmaz, yaşadığı sürecin kendisine doğanın ne kadar güçlü olduğunu ve hayatta kalmanın değerini gösterdiğini söyledi. “Bu süreçte sadece bedenim değil, ruhum da testten geçti," diyen Yılmaz, evinde bu anları paylaşırken, “En büyük hazine sağlıklı bir şekilde geri dönmek oldu,” şeklinde ifadelerde bulundu.
Olayın ardından yetkililer, kaybolan kişilerin piknik alanlarında dikkat etmesi gereken hususları hatırlattı. Dağa tırmanmadan veya gidilmesi zor yerlere kadar dikkatli olunması, en azından bir yol haritası çıkarılması gerektiği üzerinde duruldu. Ayrıca, yalnız daha fazla zaman harcamak yerine daha dikkatli ve planlı hareket edilmesi gerektiği belirtildi. Doğanın sunduğu güzelliklerin tadını çıkarmak elbette ki güzel ama güvenlik önlemlerini unutmamak, hepimizin önemli bir sorumluluğu.
Şule Yılmaz’ın bu korkutucu deneyimi sonrasında, birçok kişi benzer durumları yaşamamak adına doğa gezilerine katılanların sayısının arttığı gözlemlendi. Türkiye'deki doğa yürüyüşleri ve piknik alanları, beraberinde keyifli anılar getirirken güvenliğin en önemli unsur olduğunu unutulmamalıdır. Bu tür olayların sayısının minimum düzeyde kalması ve doğada geçirecek sürelerin bilinçli bir şekilde değerlendirilmesi önerilmektedir.
Yaşanan bu olay, doğa severleri doğanın muhteşem yapısıyla baş başa getirirken, aynı zamanda tehlikeleri de göz önünde bulundurmalarını sağlayan bir ders niteliği taşımaktadır. Unutulmamalıdır ki, doğa gezileri öncesinde küçük bir planlama ile hem güvenli hem de keyifli anılar biriktirebiliriz.